MERHABA

MERHABA

 

 

Merhabalar derken size, kendimi uzun bir otobüs  yolculuğuna  çıkmış gibi duyumsuyorum. Neden mi? Bir anı ile açıklayayım:

  ' Bu defa otobüs yolculuğunu seçtim Batu’ma giderken. Çünkü çok yorgunum ve otobüs yolculuklarının beni her zaman dinlendirdiğini düşünüyorum. 18 saat kendimle baş başa. Akdeniz’den başlayıp dağla denizin kucaklaştığı, çetin dalgalı Karadeniz suyuna ulaşmak ve canlanmak sabah 6.30’da. O dalgalarda. Evet otobüs yolculuğu, kendimle baş başa kalıp, okuduğum düşündüğüm yazdığım yolculuklar.

    Uzun otobüs yolculuklarını da genelde böyle hayatımda sanki yeni sayfalar açılırken ya da eski dönemler kapanırken istiyorum gibi geliyor bana:

        Ölçüp biçmek, taramak için yeni koşullar, yeni beni.

  Hayatımı şöyle bir irdelemek için. Hayat aslında ne ki? Bir üzüntü, bir çığlık, bir acı, bir kahkaha, bir bir bir…'

   İşte hayattan satırlar olsun istiyorum bu köşemde sizler için.

  Her konu, düşünce, her duygu girebilir köşemize. Sanat, kültür, edebiyat, politika ama her şey Yonc’ca olacak. Yaşamın içinden alıp çıkarmaya çalışacağım. Bazen duygularım, düşüncelerim, bazense yaşadıklarım yer alacak. Doğum ile ölüm arasında biz çizgi gibi görünen: Kısacık ama çok uzun, zor ama çok güzel, sade ama karmaşık, bizim yönettiğimiz ama yöneltildiğimiz yaşamı irdelemeye çalıştığım, sizlerle dost olmaya çalışacağım.

  Antalya’dan dünyaya, bugünden yarına ve düne gitmeye çalışacağız. Mektuplarınıza size hep açık olacak köşemiz. Aslında yepyeni bir tanışma bu. İşte bunun için aylar önce yazdığım bir yazı ile merhaba demek istiyorum sizlere beni daha iyi anlamanız için:

   BEN BÜYÜMEK İSTEMİYORUM

Ben büyümek istemiyorum anne; eğer büyümek sevgisini söylememekse değer vermemekse sevdiğine( Kullanılırsın diye) ve zırhlara bürümekse yüreğini incinmesin diye, ben büyümek istemiyorum.

  Sahte gülücüklerse büyümek ve saklamak ise gözyaşlarını zayıflık sayılamasın diye, ben büyümek istemiyorum.

   Büyümek sevgilerinde dostluklarında samimiyetinde kadın erkek ayırmaksa, ben büyümek istemiyorum.

  Akıllı olmak istemiyorum ben, doğallık içinden geldiği gibi davranmak ve özellikle dürüstlük, aptallık ise, akıllı olmak istemiyorum ben.

  Sevgimi söylemek kana kana, özgür olmak dolayısıyla, dostlarımı cinsiyetlerine göre mevkilerine göre değil kafalarına göre seçmek özgürce ağlamak sevdiğim omuzlarda ve uylaşmak sonsuzluğa.

  Verebilmek gönülden karşılık beklemeden, böyle olmak istiyorum ben.

Ben büyümek istemiyorum.

   Ben güvenmek istiyorum insanlara.

   Ben saf( Aptal) masum, doğal, çocuk kalmak istiyorum.

   Ben büyümek istemiyorum ANNE!..

   Bir merhaba sizlere, gündoğumundan, akşamına dek YAŞAM’dan merhaba.

                                                                                               29 KASIM 1998 PAZAR  

 

 

Yorumlar
Aranan kriterlere Uygun kayıt bulunamadı
Yeni Yorum
(*) İsim :
(*) E-Posta :
(*) Konu :
Yorum
Güvenlik Kodu :
Resimde gördüğünüz güvenlik kodunu giriniz (5 hane)
CAPTCHA Image