İSTEYENİN BİR YÜZÜ KARA (İLİŞKİLERDE DE)

Beklentileri vardır hepimizin; hayattan, insanlardan ve doğadan.

Beklentilerin bir kısmını gerçekleşmesi bizim elimizdedir; daha  sağlıklı beslenmek; spor yapmak, daha çok çalışmak ile elde edebileceğimiz sonuçlardır.

Ama ne yazık ki bazı sonuçları tek başımıza değiştiremeyiz. Hayata, dünyaya bizim dışımızdaki insanlara bağlı olur bazı koşullar. Tabi ki elimizden geleni yapmalıyız ama olmuyorsa da ya kafamızı değiştirmeliyiz ya da beklentimizi kesmeliyiz.

Özellikle ikili ilişkiler içinde çok zordur bu dengeyi yakalamak. Dünyadaki hiç bir insanın tam olarak sizin istediğiniz gibi davramasını sağlayamazsınız. Bu ilişki dinamiği içinde gelişime; karşılıklı beklentilerin çakışmasına bağlıdır. Ama şu da var ki bazen biz de istemeyebiliriz karşıdakinin beklentilerini karşılamak.

Günümüzde ise yeni bir tarz var: Kendinden başka kimseden beklememe tarzı; yaparsa güzel olur yapmazsa bekleme tarzı; bir açıdan doğru ama ya herkes beklerse karşıdan ; kimse söylemez ya da eyleme geçmez ise?

Neden sevdiklerimize yaptığımız hoşlukları onlar için yaptığımızı düşünüyoruz ki?

Eğer ki o insan ile iletişim içinde olmak istiyorsak; güzellikler yaşamak isityorsak bunun iki taraf için de olduğuna inanıyorsak neden senin için yaptım diyoruz ki; ya da karşı taraf bunu açıklama olarak söylüyorsa neden yanlış anlıyoruz ki?

Senin için yaptım; bunu şöyle açılımlasak ve kabul etsek: Bunu yaptım, senin için yaptım çünkü yapmayı istedim; çünkü aramızdaki ilişkinin sürmesi için ikimiz de beklentilerimizi bulabilmeliyiz.Ve ben seni mutlu görmekten hoşlandığım için; seni ne kadar mutlu edersem yanımda o kadar çok ve güzel duracağın için; bunu senin için yaptım yani aslında sürdürmek istediğim ilişki için yaptım şeklinde düşünsek. Ve öyle davransak. Yapsak korkmadan ´senin için´i  bu şekilde düşünerek ve kullanarak. Şunu da düşünebilsek ve uygulayabilsek; yaptım ama anlamaz isen bunu vazifem olarak görür isen ; kıymetini bilmez isen bir daha yapmam.

Ancak kabul etmeliyiz ki bazı vazifelerimiz de var ilişkilerde özelliklle çocuklarımıza ve anne babamıza karşı. Aşk ilişkilerinin en güzel yanı ise vazife olmadığı halde istendiği sevildiği için yapılması orada olunması; ama işte istemek kadar istetmek de lazım....

Her ilişkinin ayakta tutan temel taşı rutinleri ve sürprizleri dengede olmalıdır. Başınızı yastığa koyduğunuzda belli güveniniz olmalı; heyecanla beklediğiniz size ait özel törenler olmalı; olacağını bile bile heyecanlandığınız. Ve beklemediğiniz sürprizler olmalı. Olur a sıkılır iseniz rutinden, boyut değiştirebilmeli ama desteksiz ayakları havada beklentisiz olmamalı. Hala rutini bile kalp çarparak bekliyorsanız zaten vardır paylaşım. Olayı değil kişiyi bekliyorsunuzdur. O; o kişiye özeldir.

Çocuğunuz ile her hafta aynı yerde buluşup tatlı yiyip konuşmak gibi; ya da sevgilinize her ay çiçek almak gibi. Ve bunu göreve indirgemeden yapmak önemli olan.

Annemle bu hafta yine tatlı yiyeceğim; bu ilişkim var; sorunlarım ve paylaşımım için özel bize.

Ayrıca bizim için yapılan güzelliklerin hoşumuza gittiğini de ; ilişkiyi beslediğini de yansıtsak; bunun şımarıklığına girmesek ve belli etsek. Şımarıklığına girsek bile sevimli sevimli girsek hatta tekrarlanmasının hoşumuza gittiğini ya da gideceğini de açık yüreklilik ile belli etsek.

Beklentilerimiz olmalı ilişkilerden ve gerekirse de bunu göstermeliyiz ama zorunluluk yüklemeden; ayrıca karşı tarafın beklentilerini de gerekirse sorarak anlamaya çalışmalıyız. İstediğimiz ne varsa ; alabileceğimiz ne ise açıkça ve kırılmadan, utanmadan belirtmeliyiz. Belirtilen beklentileri ise bizim için önemli kişiler için kendimiz için ilişkimiz için yerine getirmeye çalışmalı; yapmayacaksak ya da yapamayacaksak nedenlerini masaya yatırıp açıklamalıyız.

Eninde sonunda bir ortak nokta bulunur eğer ki isteniyorsa.

Ortak nokta yoksa ; ya da kendinizi karşılanmamış buluyorsanız ne mi olacak?

Ben söyleyeyim: Siz açıklamaz iseniz karşınızdaki sizin ilişkiden mutlu olduğunuzu düşünecek; sür git ilişki sürecek....yetiyorsa devam ; ama ya yetmez ise.....

Eninde sonunda ......

O zaman açık sözlü; açık tavırlı olmak gerek. Hoşunuza gideni gitmeyeni bir şekilde belli etmek; karşı taraf kim olursa olsun anneniz, babanız , çocuğunuz, arkadaşınız, kardeşiniz, sevgiliniz onun da beklentilerini anlamaya çalışmak. Aslında iki taraf da verirse iki taraf da alır ki.....

Ve unutmayalım her ilişki içinde yapmamız gerekenler vardır ve aslında burada da özgürüz. İlişkiyi çıkarın gözden yapmanız gereken hiç bir şey yok.....

Yetmiyorsa ilişkinin verdikleri ya beklentinizi kısın (gerekirse de belli edin ama) ya da gidin......

Karar hep bizim .....

Ama bence gitmeden önce belirtin ve isteyin ki söylememiş olmayın ;

İsteğiniz olunca da bunu bir zafer değil; güzelliklerle dolu  , istenen bir ilişkinin nimeti olarak görün.

İSTEYENİN BİR YÜZÜ KARA......

Eklenme Tarihi : 10 Ocak 2008
Okunma : 1558
Toplam Puan : 5
 

KİŞİSEL BAŞARI