EMEĞE YOLLAR KAPALI

Bugün  BİR MAYIS.

 Benim yaş kuşağım için BAHAR BAYRAMI, İŞÇİ BAYRAMI.

Acı ve tatlı kareler ile dolu bir gün.  Okul ile gittiğimiz pikniklerden TAKSİM OLAYLARINA  ve günümüzde TAKSİM YASAKLARINA  uzanan bir gün.

Çok yazılacak ve söylenecektir bugün için bugün.  Ama gelin biz  değişik  ufuklara  yol açalım: İşçi, Bir Mayıs  kavramlarını ansiklopedik olarak ele alalım ve irdeleyelim.

 

İŞÇİ   her hangi bir işte ücret karşılığı çalışan kimse. İşçi kavramını belirleyen üç temel öğe:

Emek, ücret ve bağımlı olarak çalışmadır. 25 Ağustos 1971 tarihli  1475 sayılı İş Kanunu ‘ ‘nun 1. Maddesi işçi kavramını oldukça dar tutmuştur. Ancak  7 Mayıs 1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu  kavramı biraz daha genişletmiştir.

Üç temel öğeye bakacak olursak:  EMEK, ÜCRET, BAĞIMLILIK. 

İşte  yıllarca bu bağımlılık sözü   emeği hiçe saymaya çalışmış;  bağımlılığı kendi elinde erk olarak gören  ücret vermeyi üstünlük sayan  despot Kaflara EMEĞİ  küçümsemeye; alın terinin ücretsel  ve  insani haklarını vermemeye , ya da kırpmaya çalışmıştır.  Ve  önceleri  beden işçiliği ile para  kazanan; derdi eve ekmek götürmek olan, bilgi donanımı az  kesim bunu kabul ederken insanın gelişiminin sonucu olarak işçiler de sormaya başladı bazı soruları. Tabi ki bu da  BİRİLERİNİN hoşuna gitmedi.

 

BİR MAYISLARA  gelirsek: Bir Mayıs  Ortaçağ ve günümüzde  Avrupa’ da geleneksel ilkbahar  kutlamalarının  yapıldığı gün., bütün dünya işçilerinin  birlik, dayanışma  ve mücadelesini simgeleyen bayram günü. Bu kutlamaların  dinler öncesi  tarım ayinlerinden doğduğu sanılmaktadır. Bir anlamda toprak; toprağı işlemek ve verim bayramı; ancak zamanla içi boşaltılmış;  sadece halk şenlikleri biçimini  almıştır.

 

Derdi eve ekmek götürenlerin uyanışında kalmıştık.  Bağımlılığı  ve ücret vermeyi EMEKTEN üstün görenler için saat sınırı yok iken;  sekiz saatlik  işgünü için greve gitti  1 Mayıs 1886  yılında Amerikan İşçi Federasyonu   (AFL). Bu grevin  odağı haline gelen Chicago’ da

polis göstericilere ateş açtı  ve kanlı olaylara neden oldu.  Tutuklanan sekiz işçiden dördü idam edildi, dördü ağır hapis cezasına çarptırıldı. AFL 1888 yılında yaptığı toplantıda  sekiz saatlik işgünü hakkı verilene kadar her yıl  1MAYIS  tarihinde gösteri yapılmasını kararlaştırdı. 2. Enternasyonal’in   Paris’ te toplanan  1. Kongresi  bu kararı uluslararası düzeyde  uygulamayı  benimsedi. 14-21 Temmuz 1889) Ve  1MAYIS  işçilerin birlik ve dayanışmasını  yansıtan bir bayram niteliğini aldı. Günümüzde bir çok ülkede tatil olan günü işçiler büyük kitle gösterileri ile kutlar;  siyasal bir eylem biçim olduğu  göz ardı edilemez.

 Türkiye’ de ilk kutlama 1908-12 arası ilk kentlerde oldu. 1921  yılında işgal altındaki İstanbul’ da yasaklamalara karşın  Şirket- i Hayriye tersane ve tramvay işçileri büyük gösteriler yaptılar. 1922 de Sosyalist Partiler  çeşitli yürüyüşler yaptılar.  Çeşitli  zamanlarda , çeşitli illerde organizasyonlar oldu; yasaklar getirildi, kanlar aktı….Hapis cezaları verildi……

Taksim olayları yaşandı……..Adı ‘ BAHAR  VE ÇİÇEK BAYRAMI’’  oldu…….derken günümüze gelindi.

Ancak bu tarihler ve isimler arasında dikkatimi çeken bir tanesi var:  1923  yılında  1 Mayıs İstanbul’ da Umum  Amele Birliği  ile  Türkiye  İşçi ve Sosyalist  Çiftçi  Fırkası’ nın öncülük ettiği İşçi Teşkilatları   Heyet_i   Müttehidesi’nin düzenlediği iki  ayrı törenle kutlandı. 1925 te bu tören yasaklandı. Bu tören niçin mi önemli. Çünkü  AMELE BİRLİĞİ İLE ÇİFTÇİYİ yan yana getiren bir ilk idi bu belki de. Ve  Bahar Bayramı yorumum da dedim ki  toprak, toprağı işlemek  kutlanıyordu bir anlamda . Kısacası yine  EMEK……

Ve ne acıdır ki  günümüz TÜRKİYE  YÖNETİMİNCE  toprak ve tarım da  geriletilmiş durumda;  işçi hakları da DAHA DOĞRUSU  EMEK HAKLARI DA  yok sayılmakta.

Bu hepimizi şu noktaya getirir:

Kim olduğunuz ve  ne iş yaptığınız  ÖNEMLİ  DEĞİL ;  statünüzün işçi olup olmaması da ; EMEĞE  İNANIYORSANIZ;  EMEKTEN YANAYSANIZ;  EVİNİZİN EKMEĞİNİ ÇALIŞARAK, ALIN TERİ DÖKEREK NAMUSUNUZ İLE KAZANIYORSANIZ GÜN BUGÜNDÜR.

 

Anlamak , anlatmak gerek; sormak gerek  EMEKTEN KORKMAK NİYE;  YOLLARA BARİKAT NİYE; BU MEYDANLARI DA İŞÇİLER YAPMADI MI; TÜRKİYE  VE DÜNYA  TARIMCININ, İŞÇİNİNİN  EMEĞİN  ALINTERİ İLE   YARATILMADI MI? 

MEYDANLAR KİMİN HEPİMİZİN DEĞİL Mİ?

 

VE  BU YAZILARIN SAHİBİ  İLK GENÇLİK YILLARINDA BAHAR İÇİN BEYAZ GİYERKEN HER 1 MAYIS’ TA;  ARTIK İŞÇİLER  İÇİN EMEK İÇİN BEYAZ GİYECEK  SORULAN SORULARLA………

 

DAYANIŞMAMIZ KUTLU OLSUN………..

 

 

 

1 mayıs,  işçi  bayramı,  emek, emeğe yasaklar

Yorumlar
İlk Önceki 1 2 
Sayfa (2/2)
Emek Özlem Akaydın 2009-05-04 10:58:51
Emek üretim faktörleri içerisinde en önemlisi bu nedenle emeğin değerinin benim gözümde tarifi imkansız olmuştur her yaş dönemimde. Emeğin öneminin ülkemde daha iyi anlaşılması dileklerimle nice 1 Mayıslara. Sevgilerimle... www.hayatizlerim.com
İlk Önceki 1 2 
Sayfa (2/2)
Yeni Yorum
(*) İsim :
(*) E-Posta :
(*) Konu :
Yorum
Güvenlik Kodu :
Resimde gördüğünüz güvenlik kodunu giriniz (5 hane)
CAPTCHA Image