AFFEDİLEMEZ HATA

Kucağıma ilk aldığımda ne düşüneceğimi bilemedim. Nasıl davranacağımı ise hiç. Öylesine minik kırılgan ve biblo gibiydi ki. Ya incitirsem, ya yanlış bir hareketim olursa? Sonra birden o inanılmaz sıcaklık aktı kalbime doğru. Oradaydı işte; evet benim bebeğimdi ama bana ait değildi; herkesten çok kendine aitti. O anda söz verdim kendime sahiplenici olmayacaktım ama koruyup kollayacaktım karşılıksız. Ve bir de şunu hissettim; binlerce çocuk daha doğursam o ilk bebek başka idi. Yıllar geçti ve biz beraberce çok acımasız yıllar da yaşadık; en idealinden olmadı her şey. Zorluklar çıktı ya da biz bir birimizi zorladık ve bugün 14 yıl oldu o minik bebek hayatıma gireli. 14 kocaman yıl tatlısıyla acısıyla; ve dönüp baktığımda hatalarım da olmuş O na ve kendime karşı.

Bu hatalar bazen yorgunluktan gözlerim kapanırken gösterdiği matruşkalara çığlıklarla bakmamak; bazen de duygu patlamalarımda onu incitebilecek sözler etmek. Ama bugün şu anda kendimi sorgularken, geçtiğim yollara bakarken ve oğlumla olan ilişkime en doğru yaptığımın ne olduğunu anlıyorum: O’na özgürlüğünü vermek; kendi yoluna gidebilmeyi öğretmek. Bazen bu bana acı verse de… Bir de bayılıyorum beni acımasızca eleştirmesine…

Mükemmel mi ilişkimiz sanmıyorum; geçtiğimiz yollara bakınca; oğlumun ve benim karakter yapımızı kurcalayınca böylesine fırtınalı olması kaçınılmazdı. Ne de olsa bozkırların bana yüklediği o deli kan, o sıcak samyeli duygular geçmiş ona da bir ucundan. Hele ki öfkelenince. Ama en güzeli ne biliyor musunuz? Yıllar önce kucağınıza aldığınız minik bebeğin kendini size bile savunması; size bile diklenebilmesi ve bunu yaparken bir yandan da kendine çizdiği yolda kararlılıkla başarıyla yürümesi. Keşkelerim oldu mu hayatta bilemiyorum ben bile. Ama iki şeyden çok eminim bir iyi ki de ana olmuşum ve iki hayatımdaki en utanç duyduğum anı; yıllar önce çok sancılı bir dönemimde o henüz küçücükken elimin yanağına öfke ile savruluşu; bir kez oldu ve kahroldum . Bir kez ama ben kendimi hiç affetmedim. Ve o sancılı dönemin, tüm hayatımın en büyük utancıdır, elimden ‘ben oğlumu fiskesiz büyüttüm’ deme şansını alan saniye…

Ne ondan dilediğim özürler; ne de vurması için kendi yanağımı uzatmam bana beni affettiremedi…

Tabi ki başka hatalarım da olmuştur ona karşı ama bu kendimden en çok utandığım hatadır… ve bugün dönüp bakınca buna ve tüm istemeden yaptıklarıma insan olmak ne zor diyorum yana yana…

21.07.2007 17:27:02  MİLLİYET  BLOG

21.07.2007 17:27:02
Bölüm : Yeni kategori
Size özel grup : yeni grup aç
Anahtar kelime :
Başlık :
Spot : 200 karakter
Bu alana yazacağınız metin, Milliyet Blog'ta değil Milliyet.com.tr ve alt sitelerinde yayınlanacaktır.
Yorum/Soru yazılabilsin :
Blog’unuzun daha hızlı yayına çıkmasını istiyorsanız, lütfen okuyun!
21.07.2007 17:27:02
Bölüm : Yeni kategori
Size özel grup : yeni grup aç
Anahtar kelime :
Başlık :
Spot : 200 karakter
Bu alana yazacağınız metin, Milliyet Blog'ta değil Milliyet.com.tr ve alt sitelerinde yayınlanacaktır.
Yorum/Soru yazılabilsin :
Blog’unuzun daha hızlı yayına çıkmasını istiyorsanız, lütfen okuyun!

 

Yorumlar
Aranan kriterlere Uygun kayıt bulunamadı
Yeni Yorum
(*) İsim :
(*) E-Posta :
(*) Konu :
Yorum
Güvenlik Kodu :
Resimde gördüğünüz güvenlik kodunu giriniz (5 hane)
CAPTCHA Image